Sınır Dışı Kararına İtiraz Dilekçesi
Başlıklar
- 1 Sınır dışı kararının iptali davası hakkında bilgi almak için yorum kısmına yazabilir veya aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayarak büromuz ile iletişime geçerek soru sorabilirsiniz.
- 2 https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
- 3 Sınır dışı kararının iptali davası hakkında bilgi almak için yorum kısmına yazabilir veya aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayarak büromuz ile iletişime geçerek soru sorabilirsiniz.
- 4 https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
Sınır dışı kararının iptali davası hakkında bilgi almak için yorum kısmına yazabilir veya aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayarak büromuz ile iletişime geçerek soru sorabilirsiniz.
https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
İSTANBUL … İDARE MAHKEMESİ’NE
Duruşma taleplidir.
DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI : İstanbul Valiliği / İSTANBUL
KONU : İstanbul İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından 28/07/2022 tarihinde müvekkil hakkında verilen …………………….. sayılı SINIR DIŞI ETME kararının İPTALİ talebini içerir dava dilekçemizdir.
TEBLİĞ TARİHİ : ../../….
AÇIKLAMALAR :
Müvekkil, Suriye vatandaşı olup ülkesinde yaşanan zulümden kaçarak ailesi ile birlikte 9 yıl önce Türkiye’ye gelmiştir. Yaklaşık 9 yıl boyunca ülkemizde ikamet etmişlerdir. İstanbul Valiliği tarafından verilen Geçici Koruma Kimlik Belgesi ile ülkemizde yasal olarak ikamet etmektedir. Müvekkilim bir şikayet sonucunda şüpheli olarak ifadesine başvurulmuştur. Söz konusu şikayet ile müvekkilimin ilgisi bulunmamaktadır. Müvekkilim abisinin evine ziyarete gitmiştir. O süre zarfında polisler gelmiş ve müvekkilimi de gözaltına almıştır.
28/08/2022 tarihinde müvekkil hakkında 6458 sy. Kanunun 54. Maddesinin 1 (d) bendi uyarınca sınır dışı kararı alınmıştır. Aynı tarihte idari gözetim kararı da alınmıştır. Ancak müvekkilim sınır dışı etme kararı alınamayacak kişiler kapsamındadır. Kaldı ki alınan sınır dışı kararında da belirtildiği üzere ” ülkesine sınır dışı edilmesi durumunda adı geçen Kanun’un 4. Maddesi ve 55. Maddesinin 1. Fıkrasının (a) bendi kapsamında sakınca bulunduğu tespit edilmiştir. ” ülkesine sınır dışı edilemeyecektir.
Sınır dışı edilmeyi düzenleyen iç hukuk düzenlemelerinin yanı sıra, güvence altına aldığı haklarla sınır dışı edilme işlemi arasında sıkı bağlantı bulunan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2.maddesinde yaşama hakkı güvence altına alınmıştır. Bu madde uyarınca sınır dışı edilecek müvekkilin kendi ülkesinde mevcut savaş koşulları nedeniyle can güvenliğinin tehlike altında olduğu sabittir.
Müvekkilin ayrım gözetmeyen şiddet hareketlerinin devam ettiği, temel hak ve özgürlüklerinin ciddi tehlike altına girdiği Suriye’ye zorla geri gönderilmesi / sınırdışı edilmesi, Anayasanın 17, 19, 20. maddeleri ile Sözleşme’nin 2, 3, 5, 8. maddelerinin ihlal edilmesine neden olacak, ayrıca Türkiye’nin taraf olduğu 1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Durumuna İlişkin Cenevre Sözleşmesi’nin 33. maddesi (zulüm tehlikesi altında olduğu yere geri göndermeme ilkesi) ve Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Sözleşme’nin 3. maddesinin ihlali sonucunu doğuracaktır.
Suriye devletinin gerçekleştirdiği insan hakları ihlalleri, yargısız infazlar ve işkenceler herkesçe bilinen bir gerçektir. Suriye güvenlik güvenlik güçlerinin yaptığı yargısız infazlar (işkence ile öldürme, gayri resmi idamlar, kaçırılıp öldürülmeler vs.) nedeniyle insanlar yaşamış oldukları yerleri terk etmek zorunda kalmışlardır
Müvekkil hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu m.223 uyarınca hükmen sabit olan bir suç da yoktur. Anayasaya göre, suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz. (TC Anayasası m.38/4) Müvekkil hakkındaki adli süreç devam etmektedir. Öte yandan henüz verilmiş bir mahkeme kararı olmadığı gibi, ceza yargılamasının müvekkil lehine sonuçlanabilme olasılığı da göz ardı edilmemelidir. Ceza yargılamasının akıbeti beklenilmelidir. Salt basit bir şikayetten ( Gerçeği yansıtmayan ) yola çıkılarak müvekkilin kamu güvenliği açısından tehlikeli olduğu varsayımına ulaşılarak hakkında sınır dışı kararı alınması hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil etmektedir. Müvekkilim 9 yıldır ülkemizde ikamet etmektedir. Bahsedildiği gibi kamu güvenliği açısından tehlikeli bir olmuş olsaydı eğer; 9 yıllık süre zarfında bu durum ortaya çıkmış olurdu. Aksine müvekkilim ikamet ettiği 9 yıllık süre boyunca tek bir suç dahi işlememiştir.
…………………………
………,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
…………………,,,,,,,
…………………,,,,,,,
Yukarıdaki nedenlerle, dava konusu sınır dışı kararı usul ve yasaya açıkça aykırı olarak alınmıştır. Bu nedenle kararının iptalini talep etmek zorunluluğu hâsıl olmuştur. Müvekkilim idari gözetim altında tutulmaktadır. Dava açılış harç ve masraflarını ödeme gücü bulunmamaktadır. Bu nedenle adli yardım talebimizin kabul edilmesini talep etmekteyiz.
HUKUKİ NEDENLER : Anayasa, AİHS, İYUK, 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi, 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, 6100 sayılı HMK ve her türlü mevzuat.
DELİLLER : Davacının İstanbul…….örnek dilekçedir. Başka yerde kullanılamaz…………..örnek dilekçedir. Başka yerde kullanılamaz……. AİHM kararları, Danıştay içtihatları, emsal kararlar ve her türlü delil.
NETİCE-İ TALEP : Yukarıda açıklanan ve Sayın Mahkemenizce resen saptanacak nedenlerle;
Adli yardım talebimizin KABULÜNE,
Davamızın kabulü ile dava konusu sınır dışı kararının İPTALİNE,
Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
karar verilmesini talep ederim.
Davacı Vekili
Av. Gürkan PİŞKEN
Sınır dışı kararının iptali davası hakkında bilgi almak için yorum kısmına yazabilir veya aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayarak büromuz ile iletişime geçerek soru sorabilirsiniz.
https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=