Tutukluluk Kararına İtiraz Dilekçesi
Başlıklar
- 1 Ceza dosyaları ile ilgili tüm sorularınızı yorum yaparak, ya da aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayıp büromuz ile iletişime geçerek sorabilirsiniz.
- 2 https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
- 3 Ceza dosyaları ile ilgili tüm sorularınızı yorum yaparak, ya da aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayıp büromuz ile iletişime geçerek sorabilirsiniz.
- 4 https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
Ceza dosyaları ile ilgili tüm sorularınızı yorum yaparak, ya da aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayıp büromuz ile iletişime geçerek sorabilirsiniz.
https://api.whatsapp.com/send?phone=905378182664&text=
İSTANBUL ANADOLU 7. SULH CEZA HAKİMLİĞİ’NE tutukluluk
Gönderilmek Üzere tutukluluk
İSTANBUL ANADOLU 6. SULH CEZA HAKİMLİĞİ’NE tutukluluk
Sorgu No : …./….
KONU : Tutuklama kararının İTİRAZEN kaldırılarak, şüphelinin tutuksuz yargılanmasına karar verilmesi istemidir.
KİME AİT OLDUĞU BİLİNMEYEN UYUŞTURUCU MADDE İLE TUTUKLULUK KARARI VERİLMESİ HUKUKA VE HAKKANİYETE AYKIRILIK TEŞKİL ETMEKTEDİR. İSTİHBARİ BİLGİLERE İSTİNADEN SÖZ KONUSU ADRES VE ÇEVRESİNDE, HER HANGİ BİR YETKİLİ MERCİİDEN İZİN ALINMADAN YAYA VE EKİP OTOLARI İLE EV İZLENMEYE ALINMIŞTIR. GEREKLİ MERCİLERDEN İZİN ALINMADAN YAPILAN BU İZLEME HUKUKA AYKIRIDIR. HUKUKA AYKIRI YAPILAN BU EYLEM NETİCESİNDE ELDE EDİLEN TÜM DELİLLER DE HUKUKA AYKIRIDIR. YİNE GECİKMESİNDE SAKINCA BULUNAN HALLERİN VARLIĞI BULUNMAMASINA RAĞMEN HAKİM KARARI YERİNE SAVCIDAN İZİN ALINMIŞTIR. ALINAN ARAMA KARARINDA DA MÜVEKKİLİMİN ADI YER ALMAMAKTADIR.
Müvekkilim, ../../…. tarihinde, mahkemenizin yukarıda numarası belirtilen sorgu dosyası üzerinden verilen tutuklama kararı gereği tutuklanmıştır. Şüphelinin ifadeleri ve dosyada mevcut deliller dikkate alındığında üzerine atılı bulunan uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma ve sağlama suçunun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığı açıkça görülecektir.
Şüpheliye isnat edilen suç, CMK 100/3’te sayılan katalog suçlar arasında bulunmamaktır. Ele geçirilen uyuşturucu maddeler üzerinde henüz parmak izi sorgulaması yapılmamıştır. Yapılması neticesinde müvekkilime ait parmak izine rastlanılmayacağı aşikardır. Müvekkilim hiçbir şekilde uyuşturucu madde dahi kullanmamıştır. Uyuşturucu kullanmayan bir kişinin ticaret yapmasını beklemek hayatın olağan akışına aykırıdır. Dosyada somut deliller bulunmamaktadır. Tüm bu hususların varlığına rağmen müvekkilimin tutuklanmasına karar verilmiştir.
……………..’in soyut ifadesi dışında müvekkilin uyuşturucu madde ticareti ve imalı suçunu işlediğine dair hiçbir somut delil bulunmamaktadır. Müvekkilin kapının önünde ……… isimli şahısa uyuşturucu madde verdiğine dair herhangi bir delil bulunmamaktadır. Müvekkilimin saçında saçkıran bulunmaktadır. Bu nedenle saç bölgesinin büyük bir kısmında saç bulunmamaktadır. …… isimli şahısla müvekkilim erkek kuaföründe tanışmıştır. ………… isimli şahıs da kendisine bir ilaç verebileceğini ve ilacı kullandıkta sonra saçlarının çıkacağını beyan etmiştir. Söz konusu tarihte ise ………. isimli şahıs müvekkilimi arayarak ………. TL karşılığında ilacı satabileceğini belirtmiştir. Müvekkilim de saçının çıkacağı inancıyla tamam demiştir. Bunun üzerine …………. isimli şahıs müvekkilin adresini istemiştir. Müvekkilim de o an bulunduğu evin adresini vermiştir. ………….. adrese geldiğinde müvekkilim daireden aşağı inip ………… isimli şahısa ………. TL para vermiştir. ……… isimli şahıs da parayı aldıktan sonra müvekkilime akşam ilacı getireceğini beyan etmiştir.
Daha sonra ………….. isimli şahıs söz konusu adrese gelmiş olduğu araca bindikten sonra kendisini takip eden polisler tarafından aracın önü kesilmiş ve araçtan indirilmiştir. O esnada üzerinden çıkan uyuşturucu maddeleri müvekkilimden aldığını beyan etmiştir. Ancak söz konusu ifade tamamen gerçek dışıdır. …………… isimli şahıs o an suçtan kurtulmak için ve az önce de müvekkilim ile görüştüğü için o esnada müvekkilimin adını verdiğini düşünüyoruz. Müvekkilim hiçbir şekilde ………. isimli şahısa uyuşturucu madde vermemiştir. ……………. isimli şahısın üzerinde 11 adet siyah renkli naylon poşet içerisinde uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Ancak müvekkilin o sırada bulunduğu evin içerisinden şeffaf renkli naylon poşetler ele geçirilmiştir. Poşet renkleri uyuşmamaktadır. ……………….’in yanında bulunan ……………….. isimli şahıstan da 1 adet ganyan kağıdına sarılı vaziyette EROİN elde edilmiştir. Bu durum gösteriyor ki müvekkilim ile görüşme yapılmadan önce şahısların üzerinde uyuşturucu madde bulunmaktadır. Çünkü uyuşturuyu ganyan kağıdına daha önce sardıkları ortadadır. Zaten kendisi de üzerinde çıkan uyuşturucu maddeyi daha önceden …………….. isimli şahıstan aldığını beyan etmiştir. Müvekkilimi paraya ihtiyaç duydukları için aradıklarını düşünüyorum. Müvekkilime saç ilacı vereceğiz saçın çıkacak denilerek kendisinden 600 lira alınmıştır. Eğer bahsedildiği gibi ………….. isimli şahıs müvekkilime ……. lira para vermiş olsaydı yapılan üst aramasında üzerinde ……….. lira para çıkardı. Ancak müvekkilin üzerinde ne para ne uyuşturucu madde çıkmıştır. Ayrıca müvekkilin ………..’e uyuşturucu verdiğine dair herhangi bir delil bulunmamaktadır. Birden fazla polis memuru müvekkili o esnada izlemektedir. Gerçekten de uyuşturucu madde vermiş olsaydı polislerce bu durum fark edilirdi. Sadece uyuşturucu madde ticareti yapılmış olabileceği şüphesiyle ……………….. isimli şahıs takibe alınmıştır. Olay esnasında müvekkilin uyuşturucu madde verdiğine tek bir polis memuru dahi şahit olmamıştır. Yukarıda da bahsettiğimiz üzere ……………. isimli şahıs aklına gelen ilk kurmaca olayı polislere anlatmıştır.
Evde yapılan üst aramasında …………….. isimli şüphelinin üzerinden uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Evde elde edilen uyuşturucu maddelerinin müvekkile ait olduğuna dair tek bir delil bulunmamaktadır. Söz konusu bu husus ortaya konulmadan evde ele geçirilen uyuşturucular müvekkilin uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair delil olarak kabul edilmiş ve hakkında hukuka ve hakkaniyete aykırı olarak tutuklama kararı verilmiştir.
Müvekkil hiçbir zaman uyuşturucu madde satmamış veya satma devir veya tedarik etmek gibi herhangi bir davranış içerisine girmemiştir. Zira böyle bir davranışı gösterir delil de dosya kapsamında bulunmamaktadır. Tutuklama kararında gerekçe olarak evde ele geçirilen uyuşturucu miktarı, çeşidi, türü gibi sebepler sayılmıştır. Evde ele geçrilen bütün uyuşturucu madde camdan aşağı atılan çantanın içerisinden çıkmıştır. Tutulan tutanaklardan da anlaşılacağı üzere eve yapılan baskın esnasında evde bulunan diğer bir kişi çantayı camdan aşağı atmıştır. Sonrasında müvekkilin üzerinde yapılan üst aramasında da suça yönelik herhangi bir unsura rastlanılmamıştır. Uyuşturucu dolu çantayı camdan aşağı atan şahıs ve üzerinde uyuşturucu madde çıkan şüpheli müvekkilim olmamasına rağmen, olaylar ve iddilar müvekkilin aleyhine yorumlanarak tutukluluk kararı verilmiştir.
Müvekkilim uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği adrese son 2 aydır ikamet etmemektedir. Yaklaşık iki aydır başka bir evde yaşamını sürdürmektedir. Bu duruma tanıklık edecek bir çok kişi bulunmaktadır. Müvekkilim daha öncesinden o evde kalmıştır. Ancak yukarıda izah ettiğim üzere yaklaşık iki aydır bir başka evde yaşamını idame ettirmektedir. Daha öncesinde orada belirli bir süre kaldığı için bazı kıyafetletleri orada bulunmaktadır. Bu nedenle olay tarihinde kıyafetlerini almak için söz konusu eve gelmiştir. İkamet etmediği evde satmak için uyuşturucu madde bulundurması hayatın olağan akışına aykırıdır. Evde ele geçirilen uyuşturucu maddeleri müvekkilime ait değildir. Müvekkilime ait olmayan uyuşturucu maddelere istinaden tutukluluk kararı verilmiştir. Söz konusu uyuşturucu maddelerinin üzerinde yapılacak parmak izi sorgusu neticesinde de müvekkilime ait olmadığı ortaya çıkacaktır.
Müvekkilim hayatı boyunca hiçbir şekilde uyuşturucu madde kullanmamıştır. Sadece yanlış zamanda yanlış bir yerde bulunması sebebiyle tutuklanmış bulunmaktadır. Müvekkilin kaçacağı ve saklanacağına dair şüphe uyandıran somut bir olguya rastlanmadığı gibi, yok edilmesi, gizlemesi veya değiştirilmesi imkanı bulunan bir delil de kalmadığı açık olduğundan, müvekkilin tutuklu bulunması hukuka aykırıdır. Tutuklama ikincil tedbir niteliğinde olup, öncelikle adli kontrol tedbirinin dikkate alınması, bir an için tutuklama tedbirine başvurulması gerekli olsa bile bu tedbirin tadbikinin kısa tutulması ve yerine adli kontrol tedbirinin tercih edilmesi gerekir. Ancak somut olayda, sabit ikametgah sahibi olan müvekkil hakkında başkaca bir kontrol müessesi uygulanabilme imkanı varken günlük işlerde çalışarak ailesine bakmaya çalışan müvekkilin cezaevinde tutulması maddi ve manevi yıkıma neden olmaktadır.
Bir tutuklamaya karar verebilmek için ‘’kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren SOMUT OLGULAR – DELİLLER ve bir TUTUKLAMA NEDENİ’’ bulunacaktır. Ayrıca, verilecek kararda ’’ÖLÇÜLÜLÜK’’ ilkesine uyulacaktır. Bu belirlenirken de işin öneminin, verilmesi beklenilen ceza ve güvenlik tedbiri ile ölçülü olması koşulu kesin olarak aranacaktır. Eşdeyişle, somut olayda başka bir önlemle ya da güvenlik tedbiriyle (örneğin adli kontrolle) bir sonuca ulaşılabilmesi mümkünse tutuklamaya karar verilemeyecektir. Tutuklama ise bir koruma tedbiridir; birer ceza değildir. Ayrıca, tutuklama kararı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5.maddesindeki koşullarla Anayasa’nın 19/3 hükümleri de dikkate alınarak verilmelidir.
Müvekkil ailesi ile birlikte ülkemizde ikamet etmektedir, kaçma şüphesi yoktur. Delilleri karartma durumu da söz konusu değildir. Zira, suçun delilleri toplanmış ve adli emanete alınmıştır. Tanıklar, mağdur veya diğer başkaları üzerinde baskı kurma olasılığı da yine bulunmamaktadır. Ceza Muhakemesinin sağlıklı işleyişi açısından bir koruma tedbiri olarak öngörülen Tutuklama en son seçenek olmalıdır: CMK 109’daki adli kontrol kurumunun tutuklamaya göre öncelikle uygulanması gerekir. Tutuklama en son tedbirdir. Mahkeme, öncelikle adli kontrolü uygulamadan tutuklamaya hükmetmemelidir. AİHM de içtihadlarında tutuklamanın en son önlem olarak uygulanması gerektiğinden bahsetmekte; başka bir önlemle tutuklamadan sağlanan yarar sağlanabilecekse, tutuklama yoluna gidilmemesi gerektiğini söylemektedir. Müvekkilim günlük işlerde çalışarak ailesini geçindirmeye çalışmaktadır. Memleketinde bulunan annesine de geçimini sağlaması için para yardımında bulunmaktadır. Tutukluluğun devamının halinde bir çok kişi mağdur edilmiş olacaktır.
HUKUKİ NEDENLER : AİHS md 5/1.c, AY 19/4,129/4,138, CMK 100, 101, 103, 105, 109,110,260,267,268;TCK 25,27/2 ve diğer mevzuat ile AİHM ve Yargıtay içtihadları. TCK Md. 188
NETİCE-İ TALEP : Yukarıda belirtmiş olduğumuz hususlar ve Sayın Hakimliğinizin resen takdir edeceği sebeplerle:
Tutuklama kararının ölçüsüz bir tedbir olduğu, dosyada somut delil bulunmadığı, uyuşturucu maddelerin başkasının evinden çıktığı, yapılan aramada başkasının üzerinden uyuşturucu madde çıkarken müvekkilin üzerinden hiçbir şekilde uyuşturucu madde çıkmaması, telefon kayıtlarında uyuşturucu satışına yönelik herhangi bir içeriğe ulaşılamaması, müvekkilin ailevi durumu, COVID-19 sebebiyle cezaevi koşulları nazara alınarak tutuklama kararınının İTİRAZEN KALDIRILMASINI ve müvekkilin TUTUKSUZ YARGILANMASINA karar verilmesini,
Mahkemenizde aksi kanaatin hasıl olması halinde ise, tutuklama kararının CMK 109 vd hükümleri gereğince ‘’ Adli Kontrole’’ çevrilmesini;
şüpheli müdaafii olarak talep ederim. https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.5237.pdf
https://www.aphukuk.com/iletisim/
Şüpheli Müdafii
Av.
Ceza dosyaları ile ilgili tüm sorularınızı yorum yaparak, ya da aşağıda yer verdiğimiz linke tıklayıp büromuz ile iletişime geçerek sorabilirsiniz.